top of page

BLOG

Muhasebe | Şirket Kuruluşu |  | Beyanname Hizmetleri | Yabancı Sermayeli Şirket Hizmetleri

KONKORDATO

Güncelleme tarihi: 17 Kas 2018



İFLAS ERTELEMEYE ALTERNATİF OLARAK KONKORDATO UYGULAMASI


Giriş

Olağanüstü hal döneminde yürürlüğe giren 31.07.2016 tarihli 669 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 4. maddesi[1] gereğince, sermaye şirketlerinin iflas erteleme talebinde bulunması ve mahkemelerce iflas erteleme kararı verilmesi yasaklanmıştır. İflas ertelemeyi kaldırarak, alacaklılar ile borçlunun müzakere ederek anlaşmalarının mahkemece tasdiki temeline dayanan konkordato kurumunun uygulamada yer almasına sebebiyet verecek olan tasarı, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı. Bu yasa ile birlikte, borçluların başvurabileceği alternatif bir yol olan konkordato gündeme gelecektir.

Konkordato, İİK m. 285-309 hükümlerinde düzenlenen ve mali durumu bir şekilde bozulmuş olan borçluları ve borçluların alacaklılarını yani her iki tarafı da korumayı amaçlayan bir uygulamadır. Bu yazımızda bu uygulamanın sağladığı avantaj ve dezavantajlar açıklanıp, usulüne ilişkin bilgilendirmelerde bulunulmaktadır.


Tanımı

Konkordato, diğer bir ifade ile “iflas anlaşması”, borçlu olan kişinin ticari anlamda zor duruma düşmesinden dolayı alacaklılar ile borcun ödemesinin bir plana bağlanıp, bu planın mahkeme tarafından onaylandığı bir anlaşma olup, ilgili ticaret mahkemesinin tasdiki ile geçerlilik kazanır.

Konkordato, konkordatoya bağlı olmayan ve/veya kabul etmeyen alacaklıları da bağlayan bir anlaşma olması sebebiyle alacaklı kişiler ve miktarları üzerinden çoğunluğun sağlanması gerekmektedir. Bu konkordatonun uygulanabilmesi için borçlunun alacaklılarının en az yarısının bunu kabul etmesi ve bu alacaklıların tüm alacakların en az üçte ikisine tekabül etmesi gerekmektedir.

Anlaşmaya göre borçlu, alacaklı tarafla borcunun en az üçte ikisi üzerinden ve borcun en az yarısını ödeyerek kalanını da ödeme planına bağlar. Borçlu, borçlarının en az yüzde ellisini ödemeyi taahhüt etmelidir. Bu bir anlamda alacaklıların alacaklarının belli bir kısmından vazgeçmesi veya vadesi gelen borcun vadesinin uzatılması anlamına gelir.

Özetle, alacaklılar alacaklarının belli bir yüzdesinden feragat ederek borcunun ödenmesini sağlarken, borçlu da borcun belirli bir yüzdesini ödeyerek borcundan kurtulmuş olur. Bu sistemin eleştirilebilir yanı ise, borçlunun en çok alacağı olanın/olanların konkordato yapılıp/yapılmayacağına karar verebilecek olmasıdır.


Konkordato Süresi/Mühleti

Konkordato projesini inceleyen Tetkik Mercii, borçlunun teklifinin gerekli şartları taşıdığı kanısına varılırsa, borçluya iki aylık bir konkordato süresi verir.


Konkordato Başvuru ve Tasdik Süreci

İcra İflas Kanunu’nun 285 ve devamı maddelerinde bu husus ayrıntıları ile açıklanmıştır. Konkordato teklifi hem alacaklı hem de borçlu taraftan gelebilir. Konkordatoya başvurmak isteyen borçlu veya alacaklı, icra mahkemesine gerekçeli bir dilekçe ile konkordato teklifi verebilir.

  • Borçlu öncelikle İcra Tetkik Mercii Hâkimliği’ne başvurup, dilekçesinde konkordato sürecinde borçlarını ödeyebileceği durumu gösteren projesini ve ayrıntılı bilançosunu verir. Başvuru makamı borçlunun teklifini, konkordato süresi verilebilmesi için uygun şartlarının olup olmadığını araştırıp inceler.

  • Borçlunun varlıklarının ve teklifindeki varlıklarının uygun olup olmadığını tespit etmek için İcra Tetkik Mercii’nin bilirkişiye başvurması gereklidir.

  • İcra Tetkik Mercii bilirkişinin yapacağı inceleme sonucunda, borçlunun gerekli şartları taşıdığı sonucuna varılırsa, borçluya konkordato süreci tayin edilir ve komiser atanır.

  • Komiser bir ilan ile alacaklıları alacaklarını bildirmeye ve konkordato teklifini görüşmek üzere toplantıya davet eder. Alacaklılar yapılan ilanda bildirilen yerde toplanarak konkordato teklifini incelerler. Konkordato tutanağını imzalamayan veya on gün içinde kabul ettiklerini bildirmeyen alacaklılar, konkordatoyu reddetmiş sayılırlar. Toplantıyı takip eden on günlük katılım süresi bittikten sonra komiser bir rapor hazırlar ve bu rapor ile birlikte konkordato dosyasını, mahkemeye verilmek üzere icra dairesine teslim eder. İcra dairesi rapor ve dosyayı ticaret mahkemesine gönderir, kararın tasdiki ticaret mahkemesinde yapılır.

  • Konkordatonun ticaret mahkemesi tarafından tasdik edilmesi akabinde borçlu, konkordato gereğince borcunu öder ve feragat edilen kısım için borcundan kurtulur. Ancak belirtilmelidir ki, mahkemenin kararı tasdik etmemesi halinde şirket hakkında iflas kararı verilir.

  • Alacakları itiraza uğramış olan alacaklılar, tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilecek olup, tasdik kararını veren mahkeme, konkordato projesi uyarınca çekişmeli alacak miktarının, kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından mahkemece belirlenecek olan bir bankaya yatırılmasına karar verilecektir. Süresi içinde dava açmamış olan alacaklılar bu payı talep edemeyecek olup, yatırılan pay borçluya iade edilecektir.

Borçlu ve Alacaklıların İstinaf ve Temyiz Hakları

Konkordato hakkında verilen karara karşı borçlu veya konkordato talep eden alacaklı, kararın tebliğinden, itiraz eden diğer alacaklılar ise tasdik kararının ilanından itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilirler. Ayrıca Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı da temyiz yolu açık olup, on gün içinde temyiz yoluna başvuru yapılabilir.


Konkordatonun Sonuçları


Takip Yapma Yasağı

Konkordato sürecine giren borçluya kural olarak icra takibi yapılamaz, sürenin verilmesinden önce başlanmış takipler durur (İİK m. 289). Konkordato mühleti verilmesi ile duran bu takipler nedeniyle mühlet verilmeden önce borçlunun mallarına haciz konulmuş ve hacizli mallar satılmamış ise, bu hacizler konkordato kararının tasdikinin kesinleşmesi ile düşer ( İİK m. 304).


Borçlunun Tasarruf Yetkisi

Borçlunun malları üzerindeki tasarruf yetkisi devam eder ancak bu yetki komiserin denetimindedir. İflastan farklı olarak, konkordato borçlusu malvarlığının aktifi ve pasifi üzerinde tasarruf etme imkanına sahip olduğundan, davalarda taraf olma sıfatı devam eder.


Konkordatonun Müteselsil Borçlu ve Kefile Etkisi

Bu durum alacaklının konkordatoyu kabul edip/etmemesine göre değişkenlik göstermektedir. Alacaklı konkordatoyu kabul etmediği takdirde, konkordato şartlarından bağımsız olarak alacağını bu kişilerden isteyebilir. Fakat alacaklı konkordatoyu kabul etmiş ise, alacağını konkordato hükümlerine göre bu kişilerden isteyebilecektir.


Konkordato Nisabının Hesaplanmasında Dikkate Alınmayacak Alacaklar


Rehinli Alacaklar

Konkordato, rehinli alacakların miktarını, vadesini ve takibini etkilemediği gibi rehinle güvence altına alınan faizleri de etkilemez (İİK m. 303). Rehinli alacak konkordatoya yazdırılmasa bile tasdik edilen konkordato rehinle karşılanacak alacak için mecburi değildir. Bu durumda rehin alacakları, konkordato süreci içinde borçlu aleyhine takip yasağının istisnasını oluştururlar.


Kamu Alacakları

Kamu alacakları, konkordato şartlarına tabi olmayıp tam olarak ödenirler (İİK m. 303).


İmtiyazlı Alacaklar

Konkordatoya yazdırılmış olan imtiyazlı alacaklar için konkordato mecburi değildir. İmtiyazlı alacaklıları koruyan hükmün dayanağı İİK m. 303 değil, İİK m. 298/3 olması sebebiyle, konkordato için yapılan indirimden (örneğin: borcun yüzde ellisinin ödeneceğin kararlaştırılmış olması) etkilenmezler ancak konkordatonun diğer hükümlerinden (örneğin: faiz) etkilenirler.[2]


Konkordato Dışında Yapılan Vaatler

 Borçlunun bütün alacaklılarına karşı eşit şekilde davranması ve her alacaklıya borcunu aynı oranda ödemesi gerekir. Bu nedenle borçlunun alacaklılarından birine, konkordato şartlarından fazla olarak ödeme vaadinde bulunması geçersizdir.[3]


Konkordatonun Feshi

Bir Alacaklının Alacağı İçin Feshi

Konkordatoya göre alacak tam ve vadesinde ödenmemişse, alacaklı, borçluya hiç bir bildirime gerek olmaksızın doğrudan doğruya konkordatonun feshi için dava açabilir. Mahkeme alacağın konkordato şartlarına göre ödenmediğini tespit ederse, konkordatonun sadece davacı alacaklı bakımından feshine karar verebilir. Bu durumda alacaklı alacağının tamamı için borçlu aleyhine icra veya iflas takibine geçebilir.


Konkordatonun Tamamen Feshi

Konkordatonun usul eksikliği veya borçlunun kötü niyetli davranışları ile tasdik edildiği öğrenildiği takdirde, alacaklılardan birinin talebi ile konkordato tamamen feshi istenebilir.


Sonuç

Konkordato uygulaması, İcra ve İflas Kanunu’nda ayrıntılı ve açık bir şekilde düzenlenmiş olup, alacaklıların alacaklarını alabilmesi imkânını sunmaktadır. Belirtilmelidir ki, konkordato kararının alınabilmesi için borçlunun iyi niyeti mahkeme nezdinde önem arz etmektedir. İflas ertelemenin uygulamadan kalkması ile konkordatonun uygulamada zaman içinde daha çok yer alması beklenmektedir.

14 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
Burcu_Atılgan_Logo.png

MALİ MÜŞAVİR - BAĞIMSIZ DENETÇİ

bottom of page